Dünya’dan 9 kat büyük bir gezegen keşfedildi

Çinli bilim insanları dünyanın 10 katı büyüklüğünde bir gezegen keşfetti. Adı Kepler-725c. En dikkat çekici özelliği ise, yörüngesinde döndüğü yıldızdan ne çok uzak ne de çok yakın olması; bu da onu, sıvı suyun var olabileceği ‘yaşanabilir bölgeye’ yerleştiriyor. Gökbilimcilere göre bu özellik, Dünya’dakine benzer karbon bazlı yaşamın var olabileceği ihtimalini artırıyor.
BİR SU DÜNYASI
Gezegenin kayalık yapıda olduğu, muhtemelen yüzeyinin okyanuslarla ve kara parçalarıyla kaplı olduğu düşünülüyor. Araştırmacılar, Kepler-725c’nin “değişkenliğin hakim olduğu bir su dünyası” olabileceğini ifade ediyor.
Kepler-725c, adını taşıdığı yıldız sisteminde, bir yılı 207,5 gün süren bir yörüngede hareket ediyor. Keşif, NASA’nın 2009 yılında başlattığı Kepler Uzay Teleskobu görevi kapsamında elde edilen verilerle mümkün oldu. 2018 yılında emekliye ayrılan Kepler teleskopu, 10 yılı aşkın görev süresince binlerce ötegezegenin tespitine yardımcı olmuştu.
GELENEKSEL YÖNTEMLERDEN FARKLI
Bu keşif, geleneksel yöntemlerden farklı olarak Transit Zamanlama Değişimi (TTV) adı verilen bir teknikle yapıldı. Araştırmacılar, sistemde daha önce bilinen bir gezegen olan Kepler-725b’nin geçiş sürelerindeki küçük sapmaları inceleyerek Kepler-725c’nin varlığını ve yörüngesini tespit etti.
YENİ BİR GEZEGEN TÜRÜ
Kepler-725c, Hycean gezegenleri olarak bilinen yeni bir süper Dünya sınıfına dahil edilebilir. Bu gezegenler, hidrojen bakımından zengin atmosferlere ve devasa okyanuslara sahip olmalarıyla biliniyor. Araştırmacılara göre, Hycean gezegenleri dünya dışı yaşam arayışında yeni bir keşif alanı sunabilir.
Kepler-725 yıldızı, Güneş’ten oldukça genç. Sadece 1,6 milyar yaşında Güneş ise yaklaşık 4,6 milyar yaşında. Aynı sistemde, çok daha kısa bir yörünge süresine sahip bir gaz devi olan Kepler-725b de bulunuyor.
BİLİM DÜNYASINDA YENİ SAYFA
Bu çalışma, Nature Astronomy dergisinde yayımlandı ve Güneş benzeri bir yıldızın yaşanabilir bölgesinde TTV yöntemiyle keşfedilen ilk gezegen olarak kayıtlara geçti. Araştırmacılar bu yöntemin, geleneksel geçiş veya radyal hız yöntemleriyle tespit edilmesi zor olan küçük ve uzun yörünge süreli gezegenler için çok uygun olduğunu belirtiyor.
1995’te keşfedilen ilk ötegezegenden bu yana, bilim dünyası başka yaşamların varlığına dair ipuçları aramaya devam ediyor. Son zamanlarda K2-18b gibi bazı ötegezegenlerin atmosferlerinde canlı yaşamla ilişkilendirilebilecek kimyasalların tespit edilmesi, bu arayışı daha da heyecan verici hale getiriyor.
Bu habere emoji ile tepki ver
Haber Kaynak : SOZCU.COM.TR
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”